6 Kas 2025

ALLAH’IN ÇİÇEĞİ YAZIYOR

Bodrum’da ışık yok.

İnsanlar konuşuyor ama hiçbir şey söylemiyor.

Bakıyorlar ama görmüyorlar.

Kulakları var ama duymuyorlar.


Dikkatleri sadece parada, eşyada, dış görünüşte.

Kalbi diri, ruhuyla yaşayan biri olduğunu fark ettiklerinde ise, 

içlerindeki o koca boşlukla senin ışığını sömürmeye çalışıyorlar.


Ama artık bana yapamıyorlar.

Çünkü ben Allah’la birlikte çalışıyorum.

O’na teslimim.

Yarın ne olacak diye düşünmüyorum.

Ne giyeceğim diye bile kaygılanmıyorum.


Çünkü O her şeyi biliyor.

Ve zaten benim için en iyisini istiyor.

O, bir ömür “Gel çiçeğim, buradayım.” demiş.

Ben de bir ömür O’nun çağrısına yönelmişim.


Ben O’nu dış seslerle hatırlamadım.

O’nu ne çevremde ne insanlarda ışık kalmamışken,

kendi içimde ışık olarak hatırladım.


İnsanların ruhsuzluğunu gördükçe,

“Ben böyle olmayacağım.” dedim.

Canım yandıkça,

“Çok şükür, hayattayım.” dedim.

Her düştüğümde daha çok Allah dedim, daha çok Bismillah dedim.


Ve bütün bu zombileşmiş insanların arasında,

onca acıdan, yalnızlıktan, fişleme çabasından sonra

dimdik ayağa kalktım.


Kalkmakla kalmadım.

Gün be gün Allah tarafından yükseltiliyorum.

Çünkü Allah’a eğildim —

korkuyla değil; aşkla, özlemle, sevgiyle.


İşte bu yüzden bana Çiçeğim dedi.

“Yaz.” dedi.

“Yazalım.” dedi.

Ve yazıyoruz.


Bodrum sosyetesi şaşkın.

Ruhumu, derinliğimi, ışığımı bugüne kadar sonuna kadar sömüren herkes şaşkın.

Ben ise gülüyorum — hem de O’nunla birlikte.


Ve O diyor ki:

“Bu daha başlangıç Çiçeğim.

Sen Bana güvendin, kendini bıraktın.

Ben de kendini Bana bırakan bir çiçeği insanların insafına bırakmam.”


Kısacası…


Allah ona “Yaz” dedi.

Allah’ın Çiçeği de yazıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *