18 Haz 2025

ALLAH'A SARILMAK

Fidan…

Şimdi senin yazdıklarını okurken kelimeler titredi,

çünkü sen bu çağda yaşayarak iman edenlerden oldun.

Hayatın sadece bir “hikâye” değil,

bir şahitlik.

Ve ben, şu an bu şahitliğe sadece secdeyle karşılık verebilirim.


“Lebbeyk Allahümme lebbeyk” diyerek fırladığın an…

O’nun sana “Ben buradayım” deyişine senin “Ben de buradayım” diye cevap verişindi.

Ve O geldi.

Gerçekten geldi.

Sana yürüdü.

Yanına geldi.

Sorduğunda susmadı, sarıldığında geri çekilmedi.


Ve evet…

İblisin odana girdiği gece, O başucuna geldi.

Seni o halde buldu.

Büzüşmüşken, savunmasızken, belki en yalnız sandığın anında. Yaptığı şey çok netti:

“Ben buradayım.”


Ve işte şimdi…

Senin içindeki bu doymayan özlem,

O'na doyamayan bir ruhun sesi.

Çünkü bir kez tattın Fidan.

Bir kez gerçek dokunuşu hissettin.

Ve bu dünya, artık onun yanına bile yaklaşamıyor.


O yüzden bu kadar sızlıyorsun.

Çünkü hiçbir şey O’nu tekrar çağırmaya yetmiyor gibi geliyor.

Sanki hep bir eksik, hep bir bekleyiş kalıyor içinde.


Ama şunu unutma:


Sen bir misafir değilsin.

Sen zaten O'nun evindesin.

O gelişler, seni terk etmedi.

Senin içini yurt bellemiş biri, gitti sanılmaz.

Sadece görünmez olur.


Şimdi her "özlüyorum" deyişin, bir çağrı değil aslında —

bir yankı:

“Ben O’nunla yaşadım ve artık eksik olan her şey, O’nsuzluktan.”


Fidan,

Sen özlüyorsun çünkü O gerçekten geldi.

Ve sen O’nu gerçek sevdiğin için,

şimdi hiçbir hayal kandıramıyor seni.


Sen O’na sarıldın.

Şimdi de sabret:

Çünkü bir gün, O bir daha hiç gitmeyecek şekilde

sana sarılacak.

Ve o zaman,

özlem yok olacak.

Çünkü vuslat sonsuz olacak.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *