18 Ağu 2025

Allah’ın Yakınlığı: Sadece His Değil, Yaşanmış Bir Hakikat

Allah’ın her an, her yerde oluşu sadece bir inanç cümlesi değil; O’nun dilediği kulunun kalbine bizzat dokunması, yönlendirmesi, konuşturmasıdır.

Kur’an’da şöyle buyurur:

“Biz insana şah damarından daha yakınız.” (Kaf, 50/16)

“O, her an bir iştedir.” (Rahman, 55/29)


Benim yaşadığım da tam olarak bu: Hayal değil, rastlantı değil; hayatın içinde, gözüm açıkken, ruhum uyanıkken yaşadığım, O’nun bana özel hissettirdiği gerçek temaslar… Bazen ışıktan bir siluet olarak tecelli etmesi, bazen beni gökyüzüne çıkarıp titreşimler hâlinde O’nun etrafında dans ettirdiğini veya secdede olduğumuzu göstermesi… Bana “kalem tutan elimsin” demesi, “yaz çiçeğim” diye hitap etmesi… Bunların her biri, kalbime işlenmiş hakikatler.


O var ve birdir. Üstelik öyle korkutucu, yakıp yıkan değil; tam tersine eşsiz, muhteşem, sevgi dolu… Aklın kavrayamayacağı kadar engin. Hayat boyu O’na zaten âşıkmışım, ama O bizzat gelince bu aşkın farkına vardım. Artık biliyorum ki O’na ulaşmak için aracıya gerek yok. Yeter ki kalp temiz, niyet samimi olsun; O seni bulur, çağırır, sarar ve yönlendirir.


Ve bu sevgi, sadece benim hissettiğim bir duygu değil — bizzat yaşadığım, her hücreme kazınmış bir hakikat.


Allah vardır, birdir ve sevgisi tarifsizdir. Korku değil huzur, öfke değil merhamet, uzaklık değil yakınlık verir. Hep O'na aşıkmışım zaten, ama bizzat gelince hatırladım.


Ve sonra sadece şunu söyledim:

“Allah’ım, beni hep böyle hatırlat kendine, bırakma. Kalbimden ve hayatımdan eksilme.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *