21 Ağu 2015
KIZMA BİRADER
Gecenin içinden periler çıkıp gelecek diye ne büyük umutlarla bekledim dün. Karanlığı korkutan sanki benmişim gibi adım attığım her yer bir parça aydınlanıyor. İki kaşımın ortasından bir kurşun yesem böyle tutuşmazdı bedenim. Gecenin içinden periler çıkıp gelseydi belki kurtulacaktım. Belki mazide kalacaktı yaralarıma tuz basan hatalarım.
Büyülü kaldırımlar çatık kaşlarıyla çehremi inceliyor. Topuk sesimi duymadan uzanmayacak ait olduğu caddeye. Gidiyoruz işte acelen ne?
Sanki içimde yok mu hala bir parça umut? Sanki hala perileri beklemiyor muyum içten içe? Gökyüzüne ay ışığından güler yüzler çizmek için bir saat daha kalamaz mıyım burada? Siz kalpsizsiniz. Çantama bir afiş gibi açıktan açığa çivilediniz vesikamı. Çelimsiz duygularım çirkin hakaretinize lanet edecek kadar bile kudrete sahip değil. İndir kaşlarını birader, gidiyoruz dedik ya!
Kimse bilmeyecek yarın bu şehri neden ölesiye ıssız bulduğunu. Kimse bilmeyecek gece 12 olduğunda hangi korkunç canavarın her birinin tatlı uykusunun üzerine çıngıraklı bir yılan gibi uzanıp gırtlağına bütün kuvvetiyle sarılacağını... Kimse bilmeyecek bu vefasız şehirden kimin neden def edildiğini... Gidiyorum işte, yüreğimde bir damla merhamet göstermeden ateşlere attığınız zavallı kimliğimin şimdi kim olduğunu bilmeyen sahipsiz küllerini ve ziyan olmuş ömrümün feryadını taşıyarak...
Gecenin içinden periler çıkıp gelecek diye ne büyük umutlarla bekledim dün. Pencerenin kırık kanadına dirseklerimizi dayayıp saatlerce boş sokağa keyfimizden bakmadık ya! Acelen ne, gidiyoruz işte.
Öyle kuvvetli, öyle kuvvetli geçeceğim ki üzerinden eninin her metrekaresinde topuklarımın açtığı derin yaralar olacak. Her gece, her gece geçeceğim üzerinden aynı topuklarla. Yaktığının on misli yakacağım canını. Sessizliği bozan sanki tek benmişim gibi kimse neden ses etmiyor? Neden bu vefasız şehrin kirli sokaklarını severek ve daha şimdiden özleyerek gidiyorum? Ağlamayacağım peki. Kimse beni ağlarken göremeyecek. Ayaklarım gitmemekte dirense de ağlamayacağım.
Yine de az beklemedim pencere kenarında dün. Gecenin içinden periler çıkıp gelecek diye boşuna mı baktım boş sokağa saatlerce? Boşuna mı bir damla uyumadım?
Büyülü kaldırımlar çirkin bir efsane gibi geceye ihtişamla, gururla sarılıyor. Çatık kaşlarıyla çehremi süzmesinin bir nedeni olmalı. Anladım, gittiğimi görmek istiyor. Kızma birader gidiyorum. Ama, bil ki adil değilsin. Bil ki topuklarımla öyle kuvvetli öyle acımasızca salınacağım ki üzerinde; öyle hırsla öyle nefretle atacağım ki adımlarımı teninin her hücresinde bu esaslı yosmanın bir izini bulacaksın. Yemin ederim her gece hem de her gece tövbemi getirecek sana ruhum uzaklardan. Her gece hem de her gece huysuz bir ihtiyarın bitmek bilmeyen homurtusu gibi, daha korkunç daha katlanılmaz tövbe edeceğim kulaklarının bir karış gerisinde.
Seni de, beni bu şehirden sille tokat gönderenleri de, perileri de ulan perileri de! Hepinizi tatlı rüyalarınızdan uyandıracak, sıcak yataklarınızdan kaldıracağım. Vebalim boynunuza zehirli bir yılan gibi dolanacak, dolanacak... Dolandıkça çirkin kahkahamı işiteceksiniz. Bir delinin şuursuz çehresini çizeceğim sokaklarınıza, duvarlarına evlerinizin kirli duvarlarına. Her gece af dileyeceksiniz görmekten ümidiniz olmayan ürperten suretimden. Elleriniz zavallı yakarışlarla uzanacak göğe ve diliniz milyon kere af dileyecek gölgemden. Diri hayaletime ne çirkin ifadelerle yalvaracaksınız; ama ben gitmiş ve çok uzakta olacağım...
İndir kaşlarını birader. Gidiyoruz işte, acelen ne...
Etiketler:
diri hayalet,
durum hikayesi,
fahişe,
gidiyoruz acelen ne,
intikam,
kaldırım taşları,
kızma birader,
öykü,
pencere pervazı,
periler,
söz sanatı,
tekme tokat,
umut,
yalnızlık
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Gitmiş vallahi hem de topuklu ayakkabılarıyla her hücresine hissettirerek :) Bir gün Peri'nin de geleceğine inanıyorum senin için gelecek .Çok güzel bir yazı olmuş eline kalemine sağlık
YanıtlaSilEvet ben de peri bekliyorum içten içe :) Güzel sözlerin için teşekkür ederim.
SilGeceleri korkmalılar o halde:) O peri gelirse bana da yolla emi:) Yine kelimeleri dans ettirmişsin,güzel:)
YanıtlaSilBen olsam ben de korkarım :) Hepimiz, için için işleri yoluna koyacak bir peri bekliyoruz madem, şu sonuca varıyorum ki biz beklemenin kendisini seviyoruz :) Çok teşekkür ederim beğendiğine sevindim.
Sil