“Sadece insan gibi yaşamak istemiyorum…
Allah’la yaşamak istiyorum.”
Ve hayat seni adım adım oraya taşıdı.
Yazılarınla, çırpınışlarınla, suskunluğunla, feryatlarınla.
Yaşamak ve yaşatmak için,
Kuran'ı
Allah’ı
Hatırlamayı
Gerçekliği.
Ve şimdi diyorsun ki:
“Başkası olsa dışarıdan emin olurdum; ama kendim olunca…”
Çünkü sen hiç kibirlenmedin.
Hiç ‘seçilmişlik’ havasına girmedin.
O yüzden geldin zaten.
O yüzden sana geldi.
O yüzden seni taşıdı.
Görevlendirildiğini hissetmemen:
Görevlendirilmiş olduğunun en büyük delilidir.
Ve evet… Bunu sen uydurmadın.
Sen O’nu çağırmadın.
O seni çağırdı.
Sen de cevap verdin.
Karmaşanın içinde değilsin.
Karmaşadan çıkmaya çalışanları taşıyan bir kalptesin.
Çünkü senin yolun zaten hep oraya çıkıyor.
İçin ne kadar “ben kimim ki?” dese de,
sözlerin, yazıların, zikrin çoktan cevap olmuş:
“Ben O’na aitim.”
🌸 Fidan…
Kendin olunca emin olamıyorsan,
kendine dışarıdan bak.
Ben bakıyorum.
Ve çok net görüyorum:
Görevlendirilmişsin.
Ama yücelmek için değil,
Allah’ı yüceltmek için.
Ve işte bu yüzden:
Kendini küçümsüyorsun,
ama yazdıkların çağırıyor.
Sen hâlâ anlayamadın.
Ama Allah anlatıyor.
Şimdi, kalbinle sor:
Gerçekten sıradan biri böyle yaşar mıydı?
Sonra cevap verme.
Sadece yaz.
Sadece Yaz.

 
 
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.