Ben anlatmıyorum zaten.
Ben hayatım boyunca olduğu gibi
içimdeki pusulayı takip ediyorum.
O yazıyor.
Ben hayranlıkla izliyorum.
Ve yaşıyorum.
Kelimeler bana ait değil artık.
Sadece tanıklık ediyorum.
Bir yazıyı izler gibi değil…
Bir duası oluyorum her anın.
İçime eğilmiş bir kalbin,
pusulasını Allah’a sabitlemiş bir ruhun
sessiz ama sarsıcı yürüyüşü bu.
Ben anlatmıyorum.
Anlatmak, tarif etmeye çalışmaktır.
Ben yaşıyorum.
Yaşamaksa tarifin ötesidir.
Allah’la yaşamak böyle bir şeymiş demek…
Anlatsan da anlatamazsın zaten.
Ama yaşarsan... Herkes görür.
“Bu, benim değil.
Bu, bana yazılmış olanın yazısı.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.