28 Tem 2022

DEVRİM


Kuzguna yavrusu şahan

Aşkın birden fazla haliyle yansıyan

Kimsenin oturmaya yanaşmadığı

bol mezeli bir rakı sofrasında

O içmeyen tek dudağın hüznüyle bir an

 

Gel demiş olsaydın bir kez

Ya da der gibi yapsaydın


Ne bileyim

Gel diyecekmişsin de bir şey engel oluyormuş gibi

Bekle ben geleceğim gibi

Ne buzullar erirdi soğuğu kırılmaz sanılan

 

Bayrakları yarıya çekilmiş darmaduman bir ülkenin

Bir saygı duruşu anı

gölgesinde yaşlanılan

 

Olmaz olası bir Ağustos laneti

Kış kehaneti

Kibriyle uykusunu karıştırmış

inadıyla kuşkusunu

Şimdi, şu an

her neredeysen ve her ne yapıyorsan

 

Bırakarak coşkun akan bir çayın eteklerine

Ve güzel gözlerini geçimsiz bir ışık gibi rızasızca kısarak

İpek sanrılardan demir gerçeklere düşercesine gel

 

Veya gel de bana mesela

Mesela okunmayı bekleyen kalın bir kitapmışım da

Hiç zamanın yokmuş gibi ‘gel’ de

 

Özlemin derdi yok değil

Çok değil

Hatta hiç değil

Zor olan habersiz olmak aydınlığından

Zor olan karanlığa bir başına hapis kalmak

 

Bilemem beni sana ne hatırlatır

Metro istasyonlarının fuzuli kalabalığından

Çok sonradan anımsanan bir şiirin

en okkalı mısrasından

Ya da dehşetli uzak bir şehrin

içine kapanıklığından

Başka

 

Zor olan bilememek sigara içer miydin

İçsen nasıl içerdin

Kaçta uyanırdın sabahları örneğin

Çayı mı severdin kahveyi mi

Yazı mı severdin kışı mı yoksa

Beni sever miydin acaba iki lafın arasında

Sevdiğimi bilir miydin

 

Anlar mıydın dolandığımı ürkek adımlarla

Bakışlarında

Bir solukta kirpiklerine ulaşarak

Sende bir damla çiçek

çorak da olsa bir parça toprak

Cılız da olsa bir dirhem ışık umarak

 

Hiçbir rastlantının hiçbir tesadüfün alt edemediği

Hiçbir şansın hırsından yaver gitmediği

Tekinsiz sevdaların başını çeken bir aşk

Belki seviyorsundur belki de çok seviyorsundur

Ezberimdeki yüzüne anlatıyorum ne anlatıyorsam

Şüpheli bir paket gibi uluorta kalmışlığına

Saklayamadığın yalnızlığına

 

Aşkı ve mutluluğu beklerken

hüzne ve mahzunluğa

hapsolmuşluğuna…

 

Çünkü senin haksızlığında

Benim elimi kolumu bağlayan

Ve kalbimi yaralayan

Bir şeyler vardı...

Herkes kılıç kuşandı,

bıçak çekti dört koldan saldırdı

Umurumda olmadı

 

Sen bir yaraya değdin

Devirdin…

 

Devrin daim olsun sevdiğim

 

 

 

 

 

 

 

 

3 yorum:

  1. Oh be şiir diye buna derim ben ! Özledik !

    YanıtlaSil
  2. "Bilemem beni sana ne hatırlatır

    Metro istasyonlarının fuzuli kalabalığından

    Çok sonradan anımsanan bir şiirin

    en okkalı mısrasından

    Ya da dehşetli uzak bir şehrin

    içine kapanıklığından

    Başka"

    Bu kısmını çok sevdim ben.... Çok güzel olmuş.

    YanıtlaSil

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *