🔹 Ankebût Suresi 53. Ayet:
"Senden azabın çabuk gelmesini istiyorlar. Eğer belirlenmiş bir süre olmasaydı, elbette azap onlara gelmişti..."
🔹 Ankebût Suresi 54. Ayet:
"Şüphesiz azap, onlara ansızın, farkında olmadıkları bir anda mutlaka gelecektir."
İlk bakışta bir tehdit gibi durabilir.
Ama içine biraz dikkatle bakınca, aslında burada korkudan çok bir sitem, hatta bir uyarı olduğunu hissedersin.
🌀 "Cehennem onları kuşatmışken"
Bu cümle, azabın gelecekte değil, şimdide olduğunu söylüyor.
Yani: “Yanlışlarının sonuçları çoktan başladı. İçindesin ama farkında değilsin.”
Tıpkı cam kenarında yürüyüp, “Ben düşmedim ki” diyen biri gibi…
Bu bir tehdit değil.
“Bak, zaten içindesin” diyen bir uyan çağrısı.
🌀 "Onlar hâlâ senden azabı çabuk istiyorlar"
Buradaysa ince bir ironi var.
Azapla alay eden, "Hani nerede?" diyen bir kibir var.
Ama Allah diyor ki:
“Siz zaten içindesiniz. Sadece görmüyorsunuz.”
📍 Azap uzak değil. Ama onu görmeye engel olan bir perde var.
Bu perde: kibir.
Bu perde: gaflet.
Bu perde: inkâr.
Yani?
Bu ayet korkutmak için değil.
Perdeyi yırtmak için.
Cehennem, burada somut bir tehdit değil, hakikatten uzaklığın kendisi.
Korkutmak yok. Uyandırmak var.
Tıpkı biri çığlık atmadan önce seni sarsarak “Uyan artık” demesi gibi…
📖 Çünkü Kur’an’da “korku ayetleri” diye sunulan pek çok ifade, aslında sandığımızdan çok daha derin bir yerden, sevgiden doğar.
İnsan, en çok sevdiğine kızar. En çok değer verdiğine sarsarak seslenir. Sevmediğine zaten dönüp bakmaz.
Yüce Allah da, doğduğu andan itibaren kuluna her an, her hâl ile kendini hatırlatan, ona sürekli işaretler gösteren ve zaten onu çok seven bir Rabb’dir.
Onun gafletine “öfkesi” dahi, bir şefkat elinin sarsması gibidir.
🕊️ Bu yüzden bu tür ayetler, Allah’ın tehdit eden bir otorite değil, unutan kulunu silkeleyen bir Sevgili olduğunu gösterir aslında.
“Bak hâlâ uyanmadın. Bak zamanın tükeniyor. Seni seviyorum ama bu gidiş seni yokluğa götürür…”
Bu bir ceza değil.
Bu, inkârla örülen kalın perdeleri yırtmak için gelen bir titreşimdir.
Ve evet, özünde hep sevgi vardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.