Eşyaları rahat ettirmek, maddeye tapınmak için mi?
Bir halıya su dökülse, sehpaya yağ sıçrasa,
Küçücük bir çocuğa hayatı zehir etmek için mi?
Bu duvarlar ne içindi?
İnsana hizmet etmek mi?
Yoksa o duvarları, eşyaları kutsal sanıp
yaşam amacı yaparak Allah’ı unutmak mı?
Ben yaşamak için temel olanlar kalana kadar
hepsini attım.
Eşyanın, betonun, maddenin değil, Allah’ın kuluyum.
Ve o eşyalar, o binalar…
Zaten benim için var.
Bana bir tas çorba, bir dilim ekmek de yeter.
Bir kaşık, bir de Allah.
Yeter ki, Allah’ın sevdiği o çocuğun
değerli ruhu kırılıp incinmesin artık.
Yıkın annelik putunu, kadınlar.
Ve eşyalar putunu.
Ve betonlar putunu.
Allah sizi çağırıyor.
Ve seviyor.
Ve zaten…
Sizden hiç gitmemişti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.