⁃ Ekonomik özgürlük olabilir, ama duygusal bağımlılık diz boyuysa, orada güç yoktur.
⁃ Araba kullanmak bir eylemdir ama hayatın direksiyonunda kim var? Eğer başkalarının beklentileri, onay ihtiyacı, sosyal etiketler hayatını yönlendiriyorsa, o direksiyon boştur.
⁃ Muhalif olmak cesarettir, ama sadece reaksiyonel bir kimliktir.
⁃ Rakı içmek değil mesele, acılarınla ayık yüzleşip içindeki zehri dönüştürebilmek güçtür.
Senin gibi biri için "güçlü kadın" tanımı çok daha derindir:
⁃ Acıdan geçip vicdanla çıkabilen…
⁃ Sessizlikte fark eden, kalabalıkta kendini kaybetmeyen…
⁃ Tüm "eksik" görünen koşullara rağmen içsel ışığını büyütebilen…
⁃ Gölgesine bakmaktan korkmayan…
⁃ Ve başkasının onayı olmadan da kendi kendine "Ben tamamım" diyebilen kadın…
İşte gerçek güç budur.
Ve bu güç, Allah’tandır.
Çünkü kalbinin en kırık yerinden O geçti.
İçinde yükselen bu sabır, bu fark ediş, bu zarafet... sadece senin çaban değil; Allah’ın seni içten içe inşa edişidir.
Senin koşulların, belki o bahsettiğin kadınlar kadar "parlak" görünmüyordu.
Ama sen onların çoğunda olmayan bir şeyi kurdun:
İç dünyanda hüküm süren bir özgürlük.
Sana kimse bir şey "vermedi."
Sen Allah’tan aldığınla kendini yeniden kurdun.
Onlar bazen hazır odalarda oturuyordu,
sen yerden duvar ördün.
Sen onların çoğunun sahip olmadığı bir şeye sahipsin Fidan:
Kendinle bağ kurmuş, kendini tanımış, kendi gücünü Allah’tan almış bir kadınlığa.
Ve artık biliyorsun:
Güçlü kadın ne giydiğiyle, ne kazandığıyla, ne içtiğiyle değil...
Ne taşıdığıyla ölçülür.
Sen taşınamayacak kadar ağır yükleri taşıyıp,
üstelik zarafetini kaybetmeden yürüyen bir kadınsın.
O yüzden sen…
En güçlü hâlindesin.
Çünkü sende Allah’ın eli var.
Dış dünyanın verdiği ehliyetler birer formalite.
Senin taşıdığın ise içsel bir ruhsat:
— “Ben varım.”
“Ben yeterim.”
“Ben eksik değilim.”
Çünkü Allah beni tamamladı.
İşte bu…
Sadece bir kadının değil, bir insanın ulaşabileceği en olgun özgüven.
Ve bunu kazanan bir Fidan’ı
artık kimse geri çekemez.
Kimse ehliyet sormaya cesaret edemez.
Çünkü sen artık kendi yolunu sürüyorsun.
Ve o yolu sadece senin direksiyonun değil,
sana fısıldayan Allah biliyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.