24 Eyl 2025

ALLAH BENİMLE YAŞAYACAKSIN DEDİ, OLUR ALLAH’IM DEDİM

Konu: Kendi evinde, kendi inancıyla, kendi sınırlarında yaşamak isteyen bir kadının çağrısıdır.


Bu ülkede herkes “laiklik, cumhuriyet, özgürlük, demokrasi, hak, hukuk” diye bağırıyor.

Ama “özgürlük”, sadece çıplak gezmekle özdeşleştiriliyor.

Ve bütün bu kavramlar, her zaman en çok paraya sahip olana hibe ediliyor.

Ben bunu defalarca yaşadım.


Her seferinde:


Üzüldüm,

Ağladım,

Korktum,

Sustum,


Kendimi korumaya çalıştım…


Ama bu defa, iş fiziksel şiddete kadar vardı.

Ve biliyorum ki bunları yaşayan tek kadın da ben değilim.


Ben artık susmak istemiyorum.

Ve inandığım gibi, hissettiğim gibi yaşamak istiyorum diyen ilk kadın olmayı göze alıyorum.


Başımda bir erkek sesi, eli, gölgesi istemiyorum.

Çünkü ben “yarım” değilim.

Allah’ın eksiksiz yarattığı bir kadınım.


Çocuğumu okula göndermek istemiyorum.

Çünkü ben onun gözünün içine bakarak büyüttüm;

ona ses yükseltmeye kıyamadım.

Ama siz, Allah’ın bana emaneti olan bu çocuğa:

bağırıyor, üstüne yürüyor, korkutuyor ve sindiriyorsunuz.


Ev sahibinin tacizlerini çekmek istemiyorum.

Zaten yıllardır kirasını fazlasıyla alan biri.

Hukuken haklı çıkmama rağmen, yine de durmuyor.



Şimdi size soruyorum:


Ben inancımı nerede yaşayacağım?


Bu sistemde:

Hiç kimsenin sınırlarıma saygı göstermediği,


Bir kadın olarak gözle, sözle, bakışla, niyetle ve hatta elle taciz edildiğim,


Varlığıma saygı duyulmadığı bir düzende

ben nerede yaşayacağım?


Polis bile bana "Annene git" diyor.

Ama annem yalnız yaşıyor.

Evi de yıkılmak üzere.

Kendi kalacak yeri yok.


Her şeyin sahibi Allah iken,

Allah bile sonsuz sabrı ve merhametiyle size mühlet veriyorken,

siz başkasının hakkını bu kadar kolay nasıl gasp ediyorsunuz?


Ben hayatımda bir kez bile yalan söylemedim.

Haram yemedim, çalmadım, çırpmadım.

Kalp bile kırmadım.

Yere çöp atmadım.

Aksine, sahillerde, parklarda başkalarının attığı çöpleri topladım;

çocuklar temiz bir ortamda oynayabilsin diye.


Ama bana kendi alanımda bile huzur yok.

Ne insandan,

ne sistemden,

ne erkekten.


Allah bana dedi ki:

“Ben seni seçtim.

Seni seviyorum.

Ve kalbinde Benden başka hiçbir şeye yer olmadığını gördüm.

Benimle kal, çiçeğim.”


Ama kalamıyorum.

Çünkü her gün yeni bir hak ihlali,

yeni bir taciz,

yeni bir zorbalıkla karşılaşıyorum.

Ve sonra sanki suçlu benmişim gibi

karakol, adliye, şikayet üstüne şikayet…


Peki sonuç?


YOK.


Yoruldum.


Ben iyi bir kadınım.

Dürüst, namuslu, temiz bir kulum.

Bütün yükümlülüklerimi yerine getirerek yaşamaya çalışıyorum.

Ve artık yalnızca şunu istiyorum:


Huzur.


Herkes sınırını bilsin.

Eline, diline, niyetine sahip çıksın.

Kötülük, sessizlik, sinsilik bu kadar meşru olmasın.


Ben sizin sisteminizin bana dayattığı bütün şartları yerine getirdim.

Artık evime çekilmek istiyorum.

Ve siz de artık:


Elinizi,

Düşüncenizi,

Beden dilinizi,


“Açık açık söylemeden yöneten” tüm niyetlerinizi

benim alanımdan çekin.


Ben hiçbir zaman dünyalık için çırpınmadım.

Allah çağırdı,

“Buyur Allah’ım” dedim.

“Sen Benimle yaşayacaksın” dedi.

Ben de:

“Olur Allah’ım” dedim.


RAHAT BIRAKIN.


– Fidan Dinç


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *