Gümüş yayla altın ok. Gün dumanlı tepelerde çoktan inzivaya
çekildi. Doğarsa gün doğacak uykumuzun yamacında yeni bir hayat değil. Yanılma.
Katran karası gecenin ahıdır, tutar. Uzay boşluğunda ağır
aksak ilerleyen cılız bir ses yankısıdır, işitilmez. Dilindeki son umudu
kemirmektir, en fenası bu. Yağmurun güm güm vurduğu pencereye burnunu
dayayarak, garip bir övünmeyle, ıslanan ve eriyen hayallerini seyretmektir, kör
olasıca safi beyaz bakışlarla.
Bence yanılırsın yanılma. Gece olur herkes uyur. Gün
doğar derdin uyanır. Senin ve benim damarlarımızda sadece bitkin bir çiçek
-açmaya bile hevesini bırakmamışlar- bir tutam ısı ve ışık yeter bana diyerek,
güneşe uzanır.
Kondusunun önündeki alçak duvara tüneyip çekirdek
çitleyen varoş kızlarının dilinde, yeniden tiksinir kendinden hikayeler. Sırf bu
yüzden lanetlidir mesela ekmek almaya gidişler ve mahalleden geçmeler.
Gümüş ayla altı yok. Belki de bilmek istiyorumdur
dirayetin nereye kadar, gücün ne. Seni ne kadar terk edebilirim sana ne kadar
dönebilirim. Beni ne kadar inandırabilirsin kendine? Yalnızın bahanesi çok.
Anda bir bıraksan onu, anda bir çekilsen gerisine, bu kadarı bile bir yalnıza
hediye. Düştüğümüz yerde uyuyalım öyleyse, bulunmazsak büyürüz, ne güzel işte…
Sonra bir gün ben doğmuşum olay bundan ibaret aslında.
Saçlarım var, gözlerim var, ellerim ve ayaklarım. Senin ve herkesin gibi
geçtiğim sokaklarım. Kuytusunda kaderden emin olduğum tortusunda parça pinçik
bölünüp dağıtıldığım uçlu bucaklı yollarım da var. Ekmeğin kutsalında büyümüş
hala yol almaktayım.
Güneş yayla altın ot. Bizi zaman, yaşadıklarımızın
sıradanlığına inandırdığından beri biz seninle hiç kimseyiz. Doğduğumuz gün
önemsiz bir mesele, kim bilir öldüğümüzle de ne iyi edeceğiz. Bence sen
aldanırsın aldanma. Bir gün elbette, üstümüze sinen bu yitiklik halinden
hunharca gideceğiz. Gideceğiz… Hep bir valiz dursun kapıda. İçine en sevdiğin o
şarkıyı koy, ana fikri hüzün de olsa, dinleyeceğiz.
Sonra bir hayat yaşadım kimliğim değişti mesele bundan
ibaret aslında. Ben olmayan bir ben gibi davranmaya başladım. Saksıda çiçeğin
pencerede buğunun bardakta çayın kederini duymamaya. Tasarladığım dünyada bir
üçüncüye yer yok çoğu zaman bir ikinciye bile senden başka. Bana bende yer yok,
sana sende olmadığı kadar yok. Anla.
Bence sen bilmezden gelirsin gelme. Pasifik’te bir damla
su ile savaşımını rüyalarının, sanki çok yorgun ve çok şeyler kazanmışsın
herkesin güzelce oynadığı bunalımlı bir oyunda. Biz doğduk. Bizimle beraber iki
yalnızlık, iki yalnız benim satırlarımda yan yana gelebilen, kendi içindeki
yollardan geçip birbirine varamayan iki yabanlık hali.
Sonra herkesinki gibi düşmeler, kalkmalar, yürümeler ve
acılar. Hepsi bundan ibaret evet, gerisi yazgının seyir merakı. Beyaz zarflarda
kırılmaz mühürlü kara bahtlar dağıtması postacı kuşlarının. Biraz da baktığımız
her yere bir parça hüzün bıraktığımız gerçeği…
Güneş tayla sayrı at. Tavlasında rüzgar kanatlarıyla
zincire vurulan biziz. Gülüşleri tren raylarına düğüm atılan ve sonsuzluğun
keşfine ramak kala sakatlanan. Sonra bir gün doğmuşuz işte fazla söze gerek
yok. Doğduğumuz önemsiz bir mesele, kim bilir öldüğümüzle de ne iyi edeceğiz…
Bugün benim doğum günüm. Adettendir, kutlu olsun…
İnanır mısın son satırda gözlerim dolu dolu oldu, ağladım. Uzaktı kucaklayışlarım, dokunmaz bilirim ama hisset istedim. Doğum günün kutlu olsun güzel insan. Sen,çok özel bir insansın. Bunu asla unutma!
YanıtlaSilMutlu yıllar. Diliyorum ki dilinde hep bir umut baki kalır hiç bir zaman kemirilmeyeninden şöyle!
YanıtlaSilDoğum gününüz kutlu olsun :) Sevdiklerinizle birlikte sağlıklı,mutlu ,uzun yıllar dilerim :)
YanıtlaSilDoğum günün kutlu olsun.Bu yalnızlık kalemini daha fazla güçlendiriyor bide böyle bak.Bencede sen gerçekten çok özel birisin.yazmaya devam et.Diyordun ya sadece yaz.
YanıtlaSilYalnizligin saltanatini sur, sur ama
YanıtlaSilBirikmiş sevginden, herkese bir parca ver
Bir tebrik, bir arama bin umuttur insana
Mutlu yillar, mutlu yillar sana …
Can YUCEL
Yazıyı geç okudum ama geçmiş doğum günün kutlu olsun :)
YanıtlaSilUmarım yeni yaşın sana şans getirir ve gönlünden geçen ne varsa gerçekleşir..
Doğum gününü atlamışım kusura bakma fidancım nice yıllara,ama yazı her zamanki gibi duygu dolu olmuş.Bayılarak okudum hep diyorum hepte diyeceğim yüreğine sağlık.
YanıtlaSil